Herkes RWA'nın Injective'e ne kadar Kilitli Pozisyonu ve yeni kullanıcı getireceğini merak ediyor. Ama daha sert bir soru var: O trilyon dolarlık geleneksel sermaye gerçekten bizim oynadığımız "şifreleme Alpha" ile mi ilgilenecek?

Cevap hayal kırıklığı yaratabilir - aslında hiç de öyle değil. Bu finansal devlerin getirdiği likidite, şu anda piyasada olanlarla tamamen farklı. Onlar, herhangi bir MEME token'in yüz kat efsanesini umursamıyorlar, kaldıraçlı madencilik sistemine de ilgi duymuyorlar. Talepleri basit ve sert: uyumlu bir çerçevede kazanç, güvenilir teminat ve her zaman sıfır sürtünmeli bir ticaret ortamı.

Injective ekosistemi için bu, basit bir toplama işlemi kadar kolay değil. Temelde, "değerli olan nedir" sorusunun altında yatan mantığın yeniden yapılandırılmasıdır.

**Fiyatlama yetkisi gizlice el değiştirdi, "sıkıcı" bir anda kral oldu**

Hayal edin: ABD Hazine tahvili tokenleri ve belediye tahvilleri gibi varlıklar zincirde ana akım ticaret aracı haline geldiğinde, ilk gerçekleşecek değişiklik nedir? Tüm piyasa sonunda "temel faiz oranı" adlı bir referans noktasına sahip oldu. Önceden DeFi'nin getirileri herkesin kendi yolunda gittiği bir durumdaydı, yan yana kıyaslanamıyordu; şimdi, tüm yerel şifreleme stratejileri bu "risksiz getiri oranı" cetveline göre ölçülmek zorunda.

Bir seçim yapalım: Bir tarafta yıllık %20 ama fiyatı dağ gibi dalgalanan likidite madenciliği, diğer tarafta yıllık %5 ama temel varlığı gerçek devlet tahvilleri olan RWA havuzu. Büyük miktarda paraya sahip olan kurumlar nasıl seçecek? Büyük olasılıkla "heyecansız" görüneni seçecekler. Çünkü likidite, su gibi bir şeydir; her zaman risk ayarlı getirisi en yüksek yere akar.

Bu, mevcut token teşvik mekanizmasını doğrudan etkisiz hale getirebilir - "gerçek kazançlar" için bir fiyatlandırma standardı belirlendiğinde, yalnızca para basarak sürdürülen yüksek APY