Son zamanlarda G20'nin enflasyon listesine göz attım, açıkça söylemek gerekirse bu veriler beni soğuk terler döktürdü - bazı ülkelerde fiyatlar tavan yaparken, bazıları ise negatif rakamlara düşüyor, bu ekonomik dengesizlik durumu, bir odanın klima çalıştırdığı, diğerinin ise kalorifer yaktığı bir duruma benziyor.

Listenin zirvesindeki o iki "sert karakteri" kesin tahmin edersin: Arjantin %33,6'lık enflasyon oranıyla zirvede (geçen zamana göre biraz düştü ama bu rakam yine de korkutucu), Türkiye hemen ardından %33 ile geliyor. Ne hissediyorsun? Geçen hafta sonu markette bin harcadıysan, bu hafta aynı pazara gittiğinde en az bin üç yüz harcamadan çıkamazsın - eğer maaş hala yerinde sayıyorsa, hayat nasıl rahat geçsin ki?

Avrupa'da durum nasıl? İngiltere'deki %3.8'lik enflasyon oldukça ılımlı duyuluyor, ama gıda fiyatları oldukça yüksek; bir süpermarketi gezmek cüzdanın yeterli olup olmadığını düşünmeden geçmiyor. Amerika'da %2.9, son bir ayın zirvesi oldu; görünüşe göre, Fed'in faiz artırımı henüz fiyatları tamamen kontrol altına alabilmiş değil.

En büyüleyici olanı şurası: Çin'in enflasyon oranı -0.4%, kesinlikle negatif değer aralığına düştü.
Negatif sayının iyi bir şey olduğunu düşünmeyin - bunun arkasında aslında "deflasyon belirtileri" ortaya çıkıyor, basitçe söylemek gerekirse, insanların harcama isteği pek güçlü değil, para harcarken daha temkinli davranıyorlar.

Sonuçta, bu G20 enflasyon verileri tam anlamıyla "buz ve ateş"in canlı yayını: bazıları enflasyonun alevlerinde yanarken, bazıları deflasyon soğuk dalgasında titriyor - küresel ekonomi için bu sıcaklık farkı, ekvatoru ve kutupları geçmekten daha abartılı!