Telefonun gerçekten senin elinde mi?

Son zamanlarda Birleşik Krallık’ta alınan bir karar dikkat çekti: Mahkeme, sınır görevlilerinin yolcuların telefonlarına zorla erişemeyeceğine hükmetti. Yüzeyde bireysel bir zafer gibi görünse de, arka planda daha derin bir soruna işaret ediyor.

Sorunun Kaynağı

Birleşik Krallık’ın 2000 Terörle Mücadele Yasası’nın 7. maddesine göre, sınır polisi herhangi bir makul şüphe olmadan cihazınızı incelemek isteyebilir. Sadece “şüphelendim” diyerek telefonunuzu zorla açtırabilirler.

Bu kulağa saçma geliyor, ancak daha da kötüsü var—bir kez kilit açıldığında, görevliler sadece telefona değil, aynı zamanda:

• Bulut verilerine
• E-posta ve finansal bilgilere
• Giriş bilgilerine

erişebiliyorlar.

Doktorlar, avukatlar, gazeteciler gibi profesyoneller için bu, yasal olarak korunan üçüncü şahıs gizli bilgilerinin ifşası anlamına geliyor.

Güç Dengesizliği

Daha ironik olan ise—iş birliği yapmamak suç (3 aya kadar hapis veya para cezası), ancak görevliler elde edilen verilerle ne yapacaklarına dair yasal bir kısıtlamaya sahip değil.

Sadece rehber ilkeler var, bağlayıcı kurallar yok. Ve verilere göre, Birleşik Krallık’taki siber suç davalarının %56’sı polislerin veri erişim yetkisini kötüye kullanmasıyla ilgili.

Artık Değişmeli

Güvenlik önemli, ancak dijital gizlilik pahasına olmamalı. İhtiyaç duyulanlar:

• Cihaz aramalarında yargı denetimi
• Veri işleme konusunda açık düzenlemeler
• Kötüye kullanıma gerçek yaptırımlar

Akıllı telefonların hem mesleki hem de özel hayatımızı yönettiği bir çağda, bu güç dengesizliği artık kabul edilemez.